Çalışma şartları ve iş yapış biçimleri geri dönüşsüz olarak değişiyor. Buna gerçekten hazır mısınız?
Moda endüstrisi gibi karmaşık ve süper-hızlı süreçlerin işletildiği bir domainde ‘lokasyon bağımsız’ çalışmaya neden gerek duyulsun ki diye düşünebilirsiniz. Kocaman ofislerimiz ve tüm ihtiyaçlarımızı karşılayan şahane çalışma ortamlarımızda bir araya gelerek çalışmak varken neden ayrı lokasyonlarda çalışalım? Buna neden gerek duyalım ki?
Böyle düşünüyorduk. Ama artık bu düşünce temelden sarsılıyor.
Tekrar düşünelim. Tüm dünyayı etkisi altına alan, eşi görülmemiş bir bulaşıcı hastalık salgını nedeniyle tüm endüstrilerdeki çalışma şartları küresel düzeyde değişti ve siz de firmanızın aldığı güvenlik önlemleri nedeniyle evinizden çalışmak zorunda kaldınız. Artık işinize gidemiyor, takımınızla fiziksel olarak bir araya gelemiyorsunuz. Fakat hangi koşulda ve nerede çalışıyor olursanız olun sizden profesyonel sorumluklarınıza devam etmeniz bekleniyor. Hayat tüm dünyada durma noktasına gelmiş olasına rağmen üretim, tedarik ve dağıtım endüstrileri bir yandan, hızı düşük yoğunluklu da olsa, günün ihtiyaçlarına yönelik olarak çalışmaya devam ederken aynı zamanda kriz sonrası dönem için hazırlık yapıyor. Ticaret ve mal değiş tokuşu sadece ülkemizde değil, tüm dünyada nerdeyse tamamen durma noktasına gelmiş ve tüm fiziksel mağazalarınız kapatılmış olmakla birlikte yeni sezon yaklaşıyor ve beklentiler yükseliyor. Durmak olmaz, koleksiyon geliştirme süreçleri tabi ki devam etmeli. Şartlar olumlu yönde değişiyor ve belki de yaklaşan yeni sezon işler tamamen değişecek ve satışlar tüm hızıyla patlama yapacak. Belki de zorunlu olarak uzun süre evlerinde hapsolmuş insanlar, hastalık riskinin ortadan kalkmasıyla birlikte bir alışveriş çılgınlığıyla rahatlamaya çalışacaklar. Dolayısıyla koleksiyonu planlanan tarihe mutlaka yetiştirmelisiniz. Temkinli bir hazırlık içerisinde olmak lazım, hadi deyince koleksiyonu üreticiye yerleştirebilmek lazım! Ama tüm firma çalışanları gibi siz de evde yalnız başınasınız. Nasıl yapacaksınız? Bu organizasyonu sizden beklendiği gibi başarılı bir şekilde nasıl gerçekleştireceksiniz?
Böyle bir senaryonun daha düne kadar asla gerçekleşemeyeceğini düşünüyorduk değil mi? Ama içinden geçtiğimiz günler, olmaz dediğimiz her olasılığın birer birer gerçekleşebileceğini bizlere gösterince, bundan böyle en imkânsız senaryoların bile gerçekleşebileceğini öngörerek iş planları yapmamızın artık kaçınılmaz olduğunu, küresel olarak idrak etmiş olduk! Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak ve tüm endüstriler en kötü senaryo listelerine bu krizi de ekleyerek yeni bir çalışma düzeni oluşturacaklar. Bu yeni çalışma düzeninin ana fikrinin ‘lokasyon bağımsız, uzaktan ve etkin çalışma’ olacağını şimdiden öngörebiliriz!
Gelin, koleksiyon geliştirme süreçlerinde sorumluluğunuz ne olursa olsun, yukarıda tanımlanan koşullar altında sürecin nasıl yürütülebileceğiyle ilgili bir beyin fırtınası yapmaya çalışalım. Tüm iş arkadaşlarınızla aynı ortamda çalışırken bile bilginin bir yerden başka bir yere ‘doğru’ olarak aktarılmasında zaten zorluklar yaşıyordunuz. Tasarımcı Gül Hanım’ın, yardımcısı Elif Hanım’a ilettiği bilgiler acaba tasarıma doğru olarak yansıtıldı mı? Bu tasarım için istenen numunede, teknik dosyadaki bazı ölçü noktalarında sonradan yapılan revizyonlar üreticiye tekrar iletilebildi mi, üretici numuneyi hazırlarken bu revizyonları dikkate alabildi mi, yoksa ilk haliyle mi hazırladı? Tasarımda kullanılacak kumaşlar için LabDip onayları geldi mi? Tasarımın toplam maliyeti planlanandan daha yüksek çıktı, beklenen markup değerlerini yakalayabilmek için hangi alternatif malzemeleri kullanabiliriz? Üç sezon önce bu modele benzer bir ürün tasarlamıştık, acaba o modelin malzeme listesini hemen gözden geçirebilmek mümkün olabilir mi? Tüm bunları aynı ortamda olmadan tüm sezon geliştirme süreç paydaşları ile tartışarak olası en hızlı şekilde nasıl sonuçlandırabiliriz?
Evdesiniz ve meslektaşlarınız ekranın karşısında belki de sizden görev bekliyorlar. Neyi nasıl yapacaklar, ne zaman teslim edecekler, onları nasıl motive edecek, işi nasıl kontrol edeceksiniz? Sezona yetişmek ve mağazalara zamanında doğru ürünü yerleştirebilmek normal koşullarda bile yeteri kadar zorlu ve stres dolu bir macerayken tüm süreç paydaşlarının farklı lokasyonlarda olduğu bir çalışma düzeninde bunu nasıl başarabileceksiniz?
Eğer doğru kurgulanmış ve süreçlerinize en uygun şekilde uyarlanmış bir PLM (ürün yaşam döngüsü yönetimi) platformu ile dijital dönüşümü yakalamayı başarmış bir iş ortamında çalışıyorsanız, yukarıdaki zorlu koşullar sizin için sıradan bir iş gününden daha zorlayıcı olmayacaktır. Zira PLM bir orkestra şefi gibi tüm süreç ve görevleri bir akış süreci ve takvime bağlı olarak kusursuz şekilde düzenleyecek ve yönetecektir. Peki bu gerçekten mümkün mü, PLM son derece sofistike bu süreçleri yönetebiliyor mu?
Bu sorunun cevabı INFOR CloudSuite Fashion PLM ile şüphesiz evet.
INFOR CloudSuite Fashion PLM adından da anlaşılacağı gibi sadece ve sadece moda endüstrisi için geliştirilmiş kusursuz bir PLM uygulamasıdır. Temel amacı bir moda perakende firmasının koleksiyon geliştirme süreçlerini kişilere bağlı olmaksızın otomatik olarak yönetme iddiasında olan INFOR PLM, planlamadan başlayarak, tasarım, ürün geliştirme ve tedarik süreçlerine kadar işletir. Gelin isterseniz bu süreçleri nasıl yönettiğine biraz daha detaylı bakalım.
Yeni sezon için MerchPlan belirlendikten sonra planlama/buying ekibiniz bu plana göre firmanızın çalışma biçimine uygun şekilde ürün grupları veya kategori bazında sezon planları hazırlamaya başladılar. Hangi üründen kaçar tane tasarlanacak, bu tasarımlar kaç opsiyon içerecek, ürün spekleri neler olacak gibi bilgiler sezon planına işlendikten sonra o plana dahil olan ekip de sisteme girildi ve plan bir takvime bağlandı. Evet yarın sezon planına başlıyorsunuz. Kimin hangi görevleri, hangi tarihte bitireceği bu takvime işlendi. Sezon planını aktive ettikten sonra artık INFOR PLM gerekli tüm görev atamalarını yapacak, ilerlemeleri takip edecek, yaklaşan ve geciken görevlerle ilgili olarak tüm paydaşları görevlerin öncesinde ve sonrasında bilgilendirecek. Akışa uymalısınız, görevleri tamamlayıp tasarımların statülerini süreç ilerledikçe yükseltmelisiniz ki PLM bir sonraki görev için ilgili kullanıcılara görevi zaman kaybetmeden atasın.
Bir workflow veya critical path’e bağlı olarak işleyen bu tam kontrollü süreçte bir platforma herhangi bir lokasyondan bireysel olarak bağlı olan tüm kullanıcılar aslında farkında olmadan bir bütünü oluşturuyorlar. Dolayısıyla her bir birimden gelen her türlü bilgi bir üretim hattında ilerleyen bir ürün gibi, söz konusu tasarımın da sanal bir üretim hattında adım adım olgunlaşmasını ve sonunda siparişe girmesini sağlıyor. PLM bir iş platformu olarak süreçlerin yürütülmesi ve anlık olarak gerçek veriler üzerinden raporlanması için tam kontrollü bir ürün geliştirme ortamı sağlıyor.
Artık ürün geliştirme süreçleri için ofisinize bağlı değilsiniz. Ofisten uzakta ama işin merkezindesiniz. Değişen çalışma şartları kaçınılmaz olarak sizi de etkileyecek ve bu değişime ayak uydurmalısınız.
Dönüşmeye hazır mısınız?
Size hiç olmadığı kadar yakınız. Buradayız.